27 Ekim 2012 Cumartesi

satranç kaybetsin istiyorum

Kime benzememeye çalışsam, hayatın bir köşesinde bir yerde, kendimde ondan bir parça buluyorum.

Hedef mantık çerçevesinde mutluluk arayışı diye direttikçe, kendimi mutsuz olacağım gerçekleri kurcalarken buluyorum.

Oysa ikisi de çok saçma. Birilerine benzememeye çalışmak da tıpkı benzemeye çalışmak kadar gereksiz ve köreltici. Mantık çerçevesinde mutlu olmaya çalışmak diye bir dünyanın var olmadığını ergenlik öncesi çocuklar bile biliyor artık.

Öğrendiğimde mutsuz olacağım gerçekleri kurcalama meselesine gelince, bu kendimi bildim bileli engel olamadığım en berbat yönüm. Engel olduğum durumlarda ise o gerçekler hep gelip önüme döküldü, serçe parmağımı bile oynatmamışken hemde.. Bu belki de biraz kader meselesi. Eskiden acıdan hoşlandığıma dair şüphelerim vardı ve bu durumu ciddi ciddi düşünüp kendimi uzak tutmaya çalıştıkça daha çok saplandım acıya. Çünkü ben ondan hoşlanmamayı seçsem de sanırım o benden hoşlanmaktan hiç bir zaman vazgeçmedi. Benim sadık yarim yüreğe binlerce iğne batıran ama öldürmeyen o acılar. :)

Belkide tüm bunların sebebi, çok mutlu bir anda sorduğun bir soruya istediğin cevabı alamamış olmak. Ve belki de o cevaptan kendi isteğinle feragat etmen. Senin için öyle değilse bile benim için öyle, en azından bu gecelik. :) O cevabı alsaydın, ya da sen cevabı beklerken seni vazgeçirecek o sessizlik oluşmamış olsaydı, kucağına düşen gerçek, seni üzemeyecekti ve sen gülümsemeye devam edecektin. Yazık ki öyle olmadı ve sen bunları yazıyorsun, yani ben :)

Belki bir programda izledim ya da bir kitapta okudum, emin olamıyorum, ki zaten lisedeki edebiyat hocam bir bilginin kaynağını hatırlayamıyorsanız o bilgi artık sizindir derdi. :) Hatırladığım şey mantık, mantıksız davranış ve aşkın birbiriyle ‘olumlu’ alakasıyla ilgili. Satranç oynayan bir çift düşünün. Erkek kadının atını alması gereken bir hamle yapmak üzere ve kadın o atı çok seviyorum lütfen alma diyor. :) Erkek başka bir hamle de yapabilir ama atı alması çok daha avantajlı; yine de atı almıyor. Bunun adına aşk diyorlar. Mantıksız davranıyor, belki oyunu kazanacağını kesinleştirecek o hamleden vazgeçti ve belki de bu onun kaybetmesine bile sebep olabilir ama kadını kazandı. Aslında burda satranç kaybetti, aşk kazandı :)

Tek bir cümle: Her zaman olmasa da; arada sırada satranç kaybetsin istiyorum.

Nilgün

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder